Publicitad E▼
arrêter (v.)
durdurmak, durmak, yanaşıp durmak, hareketsiz durmak, kıpırdamadan durmak, kıpırdamamak, tevkif etmek, tutuklamak, bulmak, yarıda kesmek, boşa çıkarmak, yarıda bırakmak, paydos etmek, bir süre kalmak, geçici olarak kalmak, bir yerde bir süre kalmak, askıya almak, geçici olarak durdurmak, birdenbire durmak, bitmek, son bulmak, sona ermek, nihayete ermek, nihayet bulmak, sona erdirmek, nihayete erdirmek, nihayet vermek, son vermek, bitirmek, ...-e son vermek
arrêter ()
(s') arrêter (v.)
s'arrêter (v.)
ara vermek, birdenbire durmak, bitmek, bırakmak, çalışmamak, durmak, kesmek, konaklamak, nihayet bulmak, nihayete ermek, sona ermek, son bulmak, son vermek, terk etmek, yarıda durdurmak
Publicidad ▼
Ver también
arrêter (v. trans.)
↘ agrichage, alpagage, alpagueur, appréhendeur, argougneur, arrestation, arrêt, arrêtoir, cellulaire, cravatage, décision, décision de justice, détenu, empêchement, empêcheur, emprisonnement, gâche, interné, jugement, peine, peine de prison, prisonnier, réclusionnaire, taulard, tôlard ↗ bal, ballon, barreaux, bloc, ombre, pénitencier, plombs, prison ≠ démarrer, faire démarrer, mettre en marche, mettre en route
arrêter (v.)
↘ liquidateur ≠ commencer, débuter, démarrer, enclencher, mettre
arrêter
Contenido de sensagent
computado en 0,031s