definición y significado de aşk | sensagent.com


   Publicitad E▼


 » 
alemán árabe búlgaro checo chino coreano croata danés eslovaco esloveno español estonio farsi finlandés francés griego hebreo hindù húngaro indonesio inglés islandés italiano japonés letón lituano malgache neerlandés noruego polaco portugués rumano ruso serbio sueco tailandès turco vietnamita
alemán árabe búlgaro checo chino coreano croata danés eslovaco esloveno español estonio farsi finlandés francés griego hebreo hindù húngaro indonesio inglés islandés italiano japonés letón lituano malgache neerlandés noruego polaco portugués rumano ruso serbio sueco tailandès turco vietnamita

Definición y significado de aşk

Definición

aşk (n.)

1.İki aşık arasındaki ilişki.

2.İnsanı bir şeye veya bir kimseye karşı yakın ilgi ve bağlılık göstermeye yönelten duygu

   Publicidad ▼

Definición (más)

definición de aşk (Wikipedia)

Sinónimos

   Publicidad ▼

Ver también

aşk (n.)

düşkün nefret

Frases

Ah mine'l-Aşk • Anadilim Aşk • Ask Jeeves • Ask.com • Aşk (Alpay albümü) • Aşk (albüm) • Aşk (anlam ayrım) • Aşk (anlam ayrımı) • Aşk (roman) • Aşk Bitti (albüm) • Aşk Bu Gece Şehri Terk Etti • Aşk Denen Şey • Aşk Denizi (albüm) • Aşk Denizi (film) • Aşk Dersi • Aşk Engel Tanımaz • Aşk FM • Aşk Filmlerinin Unutulmaz Yönetmeni • Aşk Filmlerinin Unutulmaz Yönetmeni (film) • Aşk Geliyorum Demez • Aşk Gibi Aydınlık Ölüm Gibi Karanlık • Aşk Gözyaşlarına İnanmıyor • Aşk Hakları • Aşk Her Yerde • Aşk Hikayesi (film) • Aşk Hiç Bitmez • Aşk Hocası • Aşk Irmakları • Aşk Kadın Ruhundan Anlamıyor • Aşk Kokusu • Aşk Meleği • Aşk Meleğim • Aşk Rüzgarları • Aşk Sarhoşu • Aşk Tesadüfleri Sever • Aşk Tutulması • Aşk Yarası • Aşk Yazım • Aşk Yaşama Çok Uçuk • Aşk iksiri • Aşk ve Meyhane Şarkıları • Aşk ve Para • Aşk ve Yaşam • Aşk Ölmez (albüm) • Aşk İnsanı Değiştirir • Aşk Şarkıları (film) • Aşk Şarkısı (film) • Aşk'ın Halleri • Aşk'ın Şarkıları • Aşk, Yağmur Ve Çikolata • Aşk, Yağmur ve Çikolata • Aşk-utangaçlığı • Aşk-ı Hürrem • Aşk-ı Memnu • Aşk-ı Memnu (anlam ayrım) • Aşk-ı Memnu (anlam ayrımı) • Aşk-ı Memnu (dizi) • Aşk-ı Memnu (dizi, 1975) • Aşk-ı Memnu (dizi, 2008) • Aşk-ı Memnu Dizisi • Aşk-ı Virane • Babil’de Ölüm İstanbul’da Aşk • Başka Dilde Aşk • Ben Böyle Aşk Görmedim • Benim Adım Aşk (2009 albümü) • Benim Adım Aşk (albüm) • Bir Aşk Hikayesi • Bir Aşk Uğruna (film) • Bir Küçük Aşk • Bir Küçük Aşk Remix (İzel albümü) • Bize Aşk Lazım • Büyük Adam Küçük Aşk • Dekameron'un Aşk Öyküleri • Everything You Always Wanted to Know About Sex * But Were Afraid to Ask • Everything You Always Wanted to Know About Sex * But Were Afraid to Ask (anlam ayrım) • Everything You Always Wanted to Know About Sex * But Were Afraid to Ask (anlam ayrımı) • Everything You Always Wanted to Know About Sex But Were Afraid to Ask • Ey Aşk Nerdesin • Her Aşk Başladığı Yürekte Biter • Hüsn ü Aşk • Karşılıksız aşk • Kasımda Aşk Başkadır • Kitab-ı Aşk • Kitâb-ı Aşk • Koca Bir Aşk Çığlığı (oyun) • Kolera Günlerinde Aşk • Kolera Günlerinde Aşk (anlam ayrım) • Kolera Günlerinde Aşk (anlam ayrımı) • Kolera Günlerinde Aşk (film) • Kolera Günlerinde Aşk (roman) • Kusursuz Aşk (albüm) • Platonik aşk • Sevimli Bir Aşk Hikayesi • Son Ders: Aşk ve Üniversite • Sıcak Havada Aşk (film) • Uzak Diyarlarda Aşk • Yurtta Aşk Cihanda Aşk • İdeal Aşk • İki Arada Aşk • İlahi aşk • İlk Aşk • İlk Aşk (film, 2006) • İlk Aşk İlk Dans (film) • İlk Aşk, İlk Dans • İlk Aşk, İlk Dans (film) • İsyan Günlerinde Aşk • İçinde Aşk Var

Diccionario analógico



aşk (n.)




Wikipedia

Aşk

Vikipedi, özgür ansiklopedi

Git ve: kullan, ara
Vikisöz'de
Aşk sözleri bulunur.
Başlığın diğer anlamları için, Aşk (anlam ayrımı) sayfasına bakınız.
Aşkın kimyasal kökeni

Aşk veya Sevda[1], tutku ve bağlılık düzeyinde sevme olayı.[2] Olağan sevmeden kişinin duygularını yönetememesi durumu ile ayırt edilebilir.

Konu başlıkları

Sevginin fizyolojik belirtileri

Sevginin bir başka belirtisi ise meydana getirdiği fizyolojik değişmelerdir. Aslında bu fizyolojik değişmeler sevginin varlığı konusunda en temel göstergelerdir. Bunların farkedilmesi sevginin fark edilmesinden, tanılanmasından başka bir anlama gelmez. Nitekim İbni Sina'nın bu fizyolojik hareketleri saptayarak Horasan yöresindeki bir gencin kara sevdasını tanıladığı bilinmektedir. Ünlü hekim bu tanılamadan sonra hastanın iyileşmesi için sevdiği kızla evlenmesi gerektiğini öğütlemiştir.

Bilimsel tanım

Aşkın ve sevginin hormonlarla da ilgili olduğu kanıtlanmıştır. Örneğin, annenin çocuğuna duyduğu karşılıksız, sonsuz sevginin kaynağı doğum sonrası salgılanan hormonlardır. Bu hormonlar yalnız kadınlarda(ve memeli hayvanların dişilerinde) bulunur ve yalnız doğum sonrası salgılanmaya başlar. Ancak aşk olarak tanımlanan ve karşı cinse duyulan tutkulu sevgide farklı hormonlar görev yapar. "Aşk hormonu" olarak tanımlanabilen tek bir hormon henüz bulunamasa da yapılan çalışmalarda bir deneğe aşık olduğu kişi gösterilince kanında mutluluk hormonu, cinsel istek hormonu, stres hormonu ve adrenalinin arttığı tesbit edilmiştir. Aşk olgusunda birden çok hormonun rol oynadığı ve bu hormonların görsel, işitsel veya psikolojik etkilerle salgılandığı öne sürülmüştür.

Bazı deneysel çalışmalarda PET (Position Emission Tomography) ve MRI (Magnetic Resistant Imaging) yardımıyla beyindeki aktif bölgeler gösterilerek Aşkın beyindeki merkezi gösterilmeye çalışılmıştır. bulunan bazı verilerin olmasına karşılık hala tam olarak bir fikir bütünlüğüne varılamamıştır.

Türleri

Bu sözcük tüm dillerde ortak olmak üzere bir erkeğin bir kadını, bir kadının bir erkeği tutkuyla sevmesine gönderme yapmaktadır. Ancak, gene başka dillerde olduğu gibi, Türkçe`de de sevgi sözcüğü bilimi, Tanrı'yı, şiiri vb. tutkuyla sevmeye de gönderme yapabilmektedir. Bu bağlamda bilim aşkı, tanrı aşkı, şiir aşkı denebilmektedir. Sözcüğün bu tür kullanımları onun zaman içinde anlam genişlemesine uğramış olduğu konusunda bir belirti olarak değerlendirilebilir.

Bu sözcük ileride belki de taşımakta zorluk çekeceği ölçüde çok anlamla yüklü olacaktır. Belki de şimdiden böylesine anlam yüklü bir duruma gelmiştir. Kavramın uzlaşılabilir bir tanımının bir türlü yapılamaması, belki böyle bir duruma ulaşmış olduğu konusunda bir kanıttır.

Ancak insanlık ölçüsünde eski olan bu tür sözcüklerin anlamca genişlemeleri kaçınılmazdır. Sigmund Freud da sevgi sözcüğü için benzer bir sav ileri sürmektedir. O, sevginin cinsellikten şefkate dek uzanan pek çok sözcüğün işini tek başına gördüğünü söylemektedir. Bunlar arasında doğallıkla sevi sözcüğü de bulunmaktadır. Sevgi sözcüğünün tanımlanmasındaki güçlükler de buradan kaynaklanmaktadır.

Yukarıda değinilen cinslerüstü örnekleri de olabilmekle birlikte sevi denildiğinde daha çok Leyla ile Mecnun, Kerem ile Aslı, Ferhat ile Şirin, İnanna ile Dumuzi, Romeo ile Juliet gibi kişilerin birbirlerine kavuşma çabaları anlatılmak istenmektedir. Bu yaklaşımın nedeni belki de halk deyişleri arasında "Kavuşamayınca aşk olur" gibi ünlü bir sözün bulunmasıdır. Ne var ki, bu yaklaşım çok hoş görünmekle birlikte doğruya yaklaşmamaktadır. Aslında kavuşamayınca sevi olmamaktadır, çünkü birbirlerini seven kişilerin geçmişlerinde bakışmayla sınırlı kalsa da en az bir kez kavuşma vardır. Bu da demektir ki, sevinin başlama anı aslında bir çeşit kavuşma anıdır. Bu kavuşmanın şu ya da bu nedenle bir ayrılığa dönüşmesi ise sevgiyi acılı bir duruma getirir ve onun toplumsal bir ilgi konusu olmasını sağlar. Dolayısıyla bir topluluğun bir sevgiyi fark edebilmesi için onun bu acılı aşamaya varması gerekir. Ancak bir noktayı belirtmek gerekir ki, topluluğun bir seviyi fark etmesini sağlayan acılı ayrılık sona erip de bakışmanın ötesindeki kavuşma yaşantısı gerçekleşince sevinin sona ermesi gerekmez (Kavuşamayınca aşk olur sözü aşkı değil, aşkın toplulukça fakedilmesini anlatan bir söz olarak değerlendirilebilir).

Bu bağlamda denebilir ki, sevinin işlevi karşıt cinsler arasındaki birlikteliği kurmak ve bu birlikteliğin bozulmasını önlemektir. Dolayısıyla yukarıda değinilen bu işlev, birlikteliğin oluşturulması ölçüsünde sürdürülmesini de içerir. Öyleyse sevi varlığını kavuşamama borçlu olan bir tutku değildir; yalnızca kavuşmama durumunda varlığını en çok duyuran bir itici güçtür. Nitekim kavuşamamanın sonuçları dramatik olabilmektedir. Sevdiğine kavuşamamış oldukları için intihar eden kişiler bu dramatik sonuçların nerelere dek uzanabileceği konusunda her yıl bir ipucu sunmaktadır. Sevdiğine kavuşamamış olduğu için intihar eden yüzlerce kişinin varlığına işaret eden istatistikler bu konuda yadsınamaz kanıtlar sunmaktadır.

Kaynakça

  1. ^ TDK Büyük Türkçe Sözlük
  2. ^ Oxford Illustrated American Dictionary (1998) + Merriam-Webster Collegiate Dictionary (2000)

 

todas las traducciones de aşk


Contenido de sensagent

  • definiciones
  • sinónimos
  • antónimos
  • enciclopedia

 

4103 visitantes en línea

computado en 0,047s