Definición y significado de duyurmak

birlikte hareket etmek, etkileşmek[Hyper.]

iletişim - haberleşme, iletişim, komünikasyon - intercommunication (en) - iletişim kuran kişi - konuşkan, konuşmaya düşkün[Dérivé]

taşımak - başlatmak, öğretmek, takdim etmek, tanıştırmak, tanıtmak[Hyper.]

iletişim - haberleşme, iletişim, komünikasyon - iletişim kuran kişi - communication (en) - konuşkan, konuşmaya düşkün - communicative (en)[Dérivé]

poz vermek - bağlamak, iletmek, teslim etmek[Analogie]

fournir des informations à qqn sur qqch (fr)[Classe]

bildirmek, söylemek, vermek[Hyper.]

taşıma - taşıyan, taşıyıcı[Dérivé]

yaymak; herkese duyurmak; tanıtmak; reklâmını yapmak[ClasseHyper.]

public (fr)[Rendre+Attrib.]

anlamak , ayırmak, söylemek [Hyper.]

advertising, publicizing (en) - publiciser, publicist, publicizer (en)[Dérivé]

give off; make out; issue; emit (en)[ClasseHyper.]

odeur (fr)[DomaineCollocation]

mauvaise odeur (fr)[DomaineCollocation]

breathe, emit, pass off (en)[Hyper.]

çıkarma, yayma - nefes verme - çıkma, yayılma[Dérivé]

ismini söylemek, kimliğini saptamak, tanımak[Hyper.]

bildiren kişi, duyuran kişi[Dérivé]