Definición y significado de tanıtmak

bildirmek, bilgilendirmek, bilgi vermek, haberdar etmek, haber vermek[Hyper.]

bilgi - tanıştırma - sunucu[Dérivé]

alıştırmak, kendini ...-e alıştırmak, tanışmak[Domaine]

s'illustrer par ses actions (fr)[Classe]

être supérieur (dans une activité) (fr)[Classe]

üstünlük, üstün olma - kusursuz, mukemmel, mükemmel[Dérivé]

belli bir yerde olmak[Analogie]

rendre perceptible à la vue (fr)[Classe]

ifade etmek; belirtmek; göstermek[ClasseHyper.]

bildirmek, duyurmak, iletmek[Hyper.]

anlamlı - expressible (en)[Dérivé]

populariser, rendre accessible à tous (fr)[Classe]

yaymak[Hyper.]

popüler[Rendre+Attrib.]

popularisation, popularization, vulgarisation, vulgarization (en) - populariser, popularizer, vulgariser, vulgarizer (en) - common, plebeian, unwashed, vulgar (en)[Dérivé]

popularise, popularize (en)[Domaine]

poser des affiches (fr)[Classe]

report; notify; advertize; publicise; announce; advertise (en)[ClasseHyper.]

faire connaître à une autorité (fr)[Classe]

point to; point towards; point out; indicate (en)[Classe]

diffuse; disseminate; peddle; put about; spread; propagate; make known; circulate; put into circulation (en)[Classe]

petite annonce (fr)[Dérivé]

methetmek, sena etmek[Hyper.]

advertising, publicizing (en) - reklâm, reklamını/tanıtımını yapma, şöhret, tanınma, tanıtma - ilân, reklâm - reklâm veren kimse - düzenleyici[Dérivé]

Haçlı Seferine katılmak[Domaine]

yaymak; herkese duyurmak; tanıtmak; reklâmını yapmak[ClasseHyper.]

public (fr)[Rendre+Attrib.]

anlamak , ayırmak, söylemek [Hyper.]

advertising, publicizing (en) - publiciser, publicist, publicizer (en)[Dérivé]