Definición y significado de zorlama

güçlük, para sorunu, sorun, sıkıntı, zorluk[Hyper.]

denemek, sınırlarını zorlamak, taşırmak, tüketmek, yeteneklerini/kabiliyetlerini denemek/sınamak, zorlamak[Dérivé]

moyen pour obliger qqn (à faire, à être) (fr)[Classe]

uygulama, yürürlüğe koyma[Hyper.]

baskı yapmak, etkilemeye çalışmak, mecbur etmek, zorla başarmak, zorlamak, zorunda bırakmak[CeQui~]

action de traîner, d'entraîner (fr)[Classe]

travail mécanique (fr)[DomainDescrip.]

tow (en)[Nominalisation]

kandırma[Hyper.]

force (en)[Hyper.]

moyen pour obliger qqn (à faire, à être) (fr)[Classe]

(levy; taxation; tax), (subject to tax) (en)[termes liés]

(kanuni; legal; yasaya uygun; yasal; kanunî)[termes liés]

procédure judiciaire (fr)[DomaineCollocation]

neden olma, neden oluş, sebep olma, sebep oluş[Hyper.]

baskı yapmak, mecbur etmek, zorla başarmak, zorlamak, zorunda bırakmak[CeQui~]

mecbur tutmak, yükümlü kılmak[Dérivé]

acele[Hyper.]

baskı yapmak, mecbur etmek, zorla başarmak, zorlamak, zorunda bırakmak - şantaj yapmak - press (en) - insistent, repetitive (en) - şart, zorunlu - clamant, crying, exigent, insistent, instant (en)[Dérivé]